İrrasyonel düşüncelerin yanlış inanışlar olduğunu keşfetmek ve bununla yüzleşmek danışan için epey güç olacağından terapi sürecinin de danışan açısından ezber bozucu bir deneyim olacağı düşünülebilir. Danışan bir kere kendi irrasyonel düşüncesini tanımlayabildiğinde, asıl meydan okuyucu kısım olan bu düşünceleri alternatifleri ile değiştirme aşaması gelmektedir. Bir hata yaptığınız zaman üzülmek tamamen normal olsa da, rasyonel duygusal davranış terapisinin amacı, insanların bu gibi durumlara rasyonel bir şekilde tepki vermelerine yardımcı olmaktır. Böylelikle gelecekte benzer bir durumla karşılaştığımızda hiçbir zaman hata yapmamak ve her zaman mükemmel olmak gibi bir beklentinin gerçekçi bir beklenti olmadığını bilebilir her bir girişimimizde başarı beklentimizin olmasının önüne geçebiliriz. Buradaki önemli noktalardan birisi akılcı duygucu davranışçı terapinin bilişsel tekniklerden yararlanırken aynı zamanda duygulara ve davranışlara da odaklanıldığına dikkat etmekten geçmektedir (Wayne. 2005).
Akılcı olmayan inançları belirlemeye ve tartışmaya ek olarak, terapistler ve danışanları sorunlu düşüncelere yol açan duygusal tepkileri ele almak için işbirliği yaparlar. Terapisti aktif oluşunun danışanlara bir terapistin kendileriyle doğrudan ilgileniyor oluşun iyi hissettireceği, tek başlarına olumsuz duyguları taşımak zorunda olmayacakları, değişiklikten korktukları noktada bunu terapistleri ile birlikte ele alabilecekleri gibi nedenlerden dolayı etkili bir yardım etme yöntemi olduğu düşünülmektedir. Bu noktada danışan istenmeyen davranışını değiştirebilmesi için örneğin spor, meditasyon, imajinasyon gibi çeşitli yeni alışkanlıklara yönlendirilebilir.
Rasyonel Duygucu Davranışçı terapiye göre insanlar kendilerinin genellikle işlevsiz ve yetersiz olduklarını düşündüklerinde davranışlarını ve bu konuyla alakalı duygularını değiştirmeye çalışma eğiliminde olurken çoğunlukla bilişlerini değiştirmeye çalışmamaktadırlar. Rasyonel duygucu davranışçı terapi insanın kendini değiştirmek için doğal bir yeteneği olduğuna inanır ve terapistin aktif bir şekilde danışanına doğrudan yardımcı olmaya çalıştığı bir rol aldığı yaklaşımla bu değişimin gerçekleşebileceği görüşünü savunur. Bu nedenle kuramsal olarak sıklıkla inanın esnek ve adapte olma kabiliyetine atıfta bulunulmuştur (Ellis & Dryden, 1997).
Rasyonel Duygucu Davranışçı terapide, genel anlamda bilişsel ve davranıştı terapilerde en çok kullanılan yöntem olan danışana felsefi sorgulamalar yaptırmak ve düşüncenin sonucunu göstermek tercih edilmektedir. Aşağıda Bilişsel ve davranışçı psikoterapiler kategorisinde yer alan, ruh sağlığı çalışanları tarafından sıklıkla kullanılan rasyonel duygucu davranıcı terapi teknikleri yer almaktadır. Danışanlara aşağıdaki üç ana iç görüyü açıklamanın kuvvetle işe yaradığı düşünülmektedir.
- Yaşanan olumsuzluklar gidişata etki eder, ancak inanışlar da öyledir.
- Rahatsız edici sonuçlar çoğu zaman çocukluk ve ergenlikten kaynaklansa da, rahatsızlığı devam ettiren akılcı olmayan inanışlardır.
- İşlevsiz inanışları değiştirmek çaba ve bolca pratik gerektirir.
İrrasyonel inanışları çürütmek için aşağıdaki sorgulama tekniklerinden yararlanılmaktadır (Türkçapar, 2018):
- İşlevselliğe dayalı çürütme: Sahip olunan inancın kişiyi hedeflediği noktaya götürüp götürmediği sorgulanır.
- Kanıta dayalı çürütme: İnanışların hakikat olup olmadığını sorgulamaktır.
- Mantıksal Çürütme: İnanışların mantıksal olup olmadığını sorgulamaktır.
- Felsefi Çürütme: Felsefi bir bakışla sahip olunan inancı sorgulamaktır.
Terapist çürütmelere ek olarak danışanın istediği davranışı gösteren birini taklit etmesi isteyerek modelleme, davranışın kar- zarar analizini yapma, bilişsel ödevler vererek irrasyonel inanışları belirleme ve böylelikle onları tartışma, psiko-eğitim materyallerinden yararlanma, duruma başka bir perspektiften baktırarak olguyu yeniden çerçeveleme, kişinin düşünce ve duygularına dair iç görü geliştirebilmesi için dur ve izle gibi çeşitlilik gösteren tekniklerden yararlanır.
Rasyonel duygucu davranışçı terapinin zengin tekniklerinin oluşu bu terapi tekniğinin hitap ettiği kitleyi genişletme ve başarı oranını olumlu yönde etkilemektedir. Böylelikle bilişsel ve davranışçı terapilerden olan rasyonel duygucu davranışçı terapi ekolü ruh sağlığı çalışanları tarafından yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır ve bilinirliliği her geçen gün artmaktadır.